CHP’li Muharrem İnce, Cemal Kaşıkçı'nın katledilmesi ve ardından yaşananları twitter hesabından eleştirdi ve,"Yaşanan bu çirkinliklere karşı tek çare, temiz vicdanların sesini korkmadan ve kararlı bir şekilde yükseltmesidir." dedi.
İnce, twitter hesabından şu değerlendirmeleri yaptı:
Cemal Kaşıkçı olayı küresel vicdanın bittiğini gösteren son örneklerden biridir. Konu hakkında, başta ABD ve Suudi Arabistan olmak üzere, Türkiye, İngiltere ve diğer ülkelerden ardı ardına gelen açıklamaların içeriğine baktığımızda, her cümlenin diğeri ile çeliştiğini görüyoruz.
Açıklama yapan tarafların, olayın gelişimini başından beri bildikleri anlaşılmaktadır. Ne yazık ki, bu menfur olayın, Suudi petro-dolarlarına çökmek için kullanılacağı düşüncesi ağırlık kazanmaktadır.
Cinayetin planlı bir şekilde, ülkemizin gözbebeği ve dünya medeniyetinin en önemli merkezlerinden biri olan İstanbul’da işlenmesi acımızı ve endişelerimizi artırmaktadır. Türkiye’nin, bu tip ilkelliklerin hayata geçirildiği bir ülke konumuna düşürülmesi ayrıca üzüntü vericidir.
Küresel sivil toplum örgütlerinin ve basının, bu vahşi olayın bazı devletler ile Suudi yönetimi arasında parasal anlaşmalar yapılarak örtbas edilmesine izin vermemesi ve insani vicdanı harekete geçirmesi gerekmektedir.
Dünya genelinde, kalitesiz devlet yönetimlerinin ve yöneticilerinin varlığı, yaşadığımız çağın gerçeklerinden biri haline dönüşmüş, devletlerin tertip ettiği çirkin insanlık dramları gündelik hayatın parçası haline gelmiştir.
Yaşanan bu çirkinliklere karşı tek çare, temiz vicdanların sesini korkmadan ve kararlı bir şekilde yükseltmesidir.
İnce, twitter hesabından şu değerlendirmeleri yaptı:
Cemal Kaşıkçı olayı küresel vicdanın bittiğini gösteren son örneklerden biridir. Konu hakkında, başta ABD ve Suudi Arabistan olmak üzere, Türkiye, İngiltere ve diğer ülkelerden ardı ardına gelen açıklamaların içeriğine baktığımızda, her cümlenin diğeri ile çeliştiğini görüyoruz.
Açıklama yapan tarafların, olayın gelişimini başından beri bildikleri anlaşılmaktadır. Ne yazık ki, bu menfur olayın, Suudi petro-dolarlarına çökmek için kullanılacağı düşüncesi ağırlık kazanmaktadır.
Cinayetin planlı bir şekilde, ülkemizin gözbebeği ve dünya medeniyetinin en önemli merkezlerinden biri olan İstanbul’da işlenmesi acımızı ve endişelerimizi artırmaktadır. Türkiye’nin, bu tip ilkelliklerin hayata geçirildiği bir ülke konumuna düşürülmesi ayrıca üzüntü vericidir.
Küresel sivil toplum örgütlerinin ve basının, bu vahşi olayın bazı devletler ile Suudi yönetimi arasında parasal anlaşmalar yapılarak örtbas edilmesine izin vermemesi ve insani vicdanı harekete geçirmesi gerekmektedir.
Dünya genelinde, kalitesiz devlet yönetimlerinin ve yöneticilerinin varlığı, yaşadığımız çağın gerçeklerinden biri haline dönüşmüş, devletlerin tertip ettiği çirkin insanlık dramları gündelik hayatın parçası haline gelmiştir.
Yaşanan bu çirkinliklere karşı tek çare, temiz vicdanların sesini korkmadan ve kararlı bir şekilde yükseltmesidir.
