Hakan Korkmaz yazdı: ÇELİŞKİ

Sokağa çıkma yasağının detayları açıklandığında gazeteler paketlenmişti ve öylece kaldılar.

Adeta hiçbir şeyi hesap etmeden ve MHP Genel Başkan Yardımcısı Sayın Vahapoğlu’nun dediği gibi "ben yaptım oldu" anlayışıyla alındığı sonuçları itibariyle çok net görülen bu karar büyük mağduriyetlere sebep olmuştur ve zaten ekonomik açıdan zorda olan medyada bu mağduriyetten payını almıştır.

Nasıl ki MHP’li Cemal Enginyurt’ta bu kararla ilgili yaptığı eleştiri de "Devlet kaosu önler, yaratmaz!" dediyse...

Bende "Devlet mağduriyet yaratmaz, mağduriyetleri giderir" diyorum.

İşte bir örnek vermek gerekirse... afet olur, sel olur... çiftçi zarar görür... Devlet hemen gelir o selden, afetten zarar gören çiftçiye destek olur ve mağduriyetini giderir.

Devlet budur ve bunun için vardır.

Devletin işi izdiham, kaos, panik yaratmak değil aksine bunların olmasını engellemektir.

Devletin işi mağduriyet yaratmak değil aksine mağduriyetleri gidermektir.

Ama işte neler yaşıyoruz hep birlikte görüyoruz.

Hadi birde Ankara’ya dönelim ve CHP’li Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın ne yaptığına bakalım.

Ani ilan edilen sokağa çıkma yasağından dolayı ürünleri ellerinde kalıp mağdur olan pazarcıların ellerinde kalan ürünleri, belediye yemekhanelerinde kullanmak ve ihtiyaç sahiplerine dağıtmak üzere satın alıp pazarcıların mağduriyetlerini hemen gidermiş.

Bir tarafta mağduriyetlere sebep olanlar... diğer tarafta mağduriyetleri ortadan kaldıranlar...

İşte zihniyet farkı.

SOYLU İTİRAF ETTİ

Hürriyet yazarı ve Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan’a konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, ani ilan edildiği için büyük izdihama sebep olan sokağa çıkma yasağıyla ilgili "Zamanlaması açısından alınan karar, bakanlığımıza ait bir karardır. Bir kez daha söylüyorum: Eleştirileri de aldım kabul ettim. Çok sınırlı sayıda bir birikme oldu. Doğrudur. Ben bunu öngörmedim." dedi.

BİLİM KURULU'NUN SİYASET TARAFINDAN DEVRE DIŞI BIRAKILDIĞI ORTAYA ÇIKTI!

Evet... Bakan Soylu'nun, tartışılan sokağa çıkma yasağıyla ilgili "Zamanlaması açısından alınan karar, bakanlığımıza ait bir karardır" diyerek önemli bir itirafta bulunmasıyla, Bilim Kurulu'nun siyaset tarafından nasıl devre dışı bırakıldığı da ortaya çıkmış oldu.

Ve yine "Salgınla mücadelede siyaset üstü süreç bitirildi", "siyaset üstü sürece acilen geri dönülsün" şeklinde yaptığım eleştiri ve uyarıların doğruluğu ve önemi de Sayın Bakanın bu itirafıyla ortaya çıktı diye düşünüyorum.

SOYLU ÇARK ETTİ

Evet dün sokağa çıkma yasağıyla ilgili gelen eleştiriler üzerine adeta topu Cumhurbaşkanı Erdoğan'a atarak,"İşin başından itibaren sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla gerçekleşen bir süreç yönetimi ortada. Akşamüstü sayın cumhurbaşkanımızın talimatı çerçevesinde hafta sonu itibariyle 30 büyükşehir ve Zonguldak’ta sokağa çıkma yasağı ilan edildi." diyen Bakan Soylu, bugün "Zamanlaması açısından alınan karar, bakanlığımıza ait bir karardır" diyerek adeta çark etti.

MİLLET İÇİN HAYIRLI OLUR

Bilmeyenler olabilir...

Sağlık Bakanlığı bünyesinde koronavirüsle ilgili oluşturulan ikinci bir Bilim Kurulu var.

Bu bilim insanlarının görevi; virüsün psikolojik, sosyolojik, istatistiki ve din sosyolojisi boyutuyla ilgili hükümete tavsiye kararları vermek.

Hal böyleyken diyeceğim o ki;

Bundan sonra salgınla mücadele kapsamında sokağa çıkma yasaklarının ilan edilme zamanlaması gibi önemli kararlar ikinci Bilim Kurulu’nun tavsiyeleri yönünde alınıp hayata geçirilmesi bir keyfiyet değil aksine mecburiyettir.

Bunu ve işin ciddiyetini kavrayamayan yetki sahibi siyasetçiler varsa eğer... gereğini bir an önce yapmaları kendileri için daha da önemlisi millet için en hayırlı olanıdır.

Ülkeye, millete hizmet için var olan makamlarda bulunanların hata yapma lüksleri yoktur.

Hata yapıp üzerine "Ben yanlış yaptım, eleştirileri de aldım kabul ettim..." şeklinde sözlerle görevine devam etmek demokratik ülkelerdeki teamüllerden değil ancak baskıcı yönetimlerde görülen bir alışkanlıktır.

MİLLETTEN KOPMUŞ İKTİDARIN MİLLETTEN KOPMUŞ YALAKALARI!

İktidarı yalamaktan dilleri sürekli dışarıda gezen ve hayatlarını bu şekilde idame ettiren bazı yazarlar, geçen gün ani bir şekilde sokağa çıkma yasağının ilan edilmesiyle marketlere ve fırınlara akın eden vatandaşlara "alt tabaka", "ayılar", "zeka özürlüler" gibi sözlerle hakarette bulunmuşlar... ki bazı haber siteleri de bunu okurlarına duyurmuşlar.

Hükümete yakın bu gazeteci ve yazarların iktidarı hiçbir şekilde eleştirme cesareti ve kabiliyetleri olmadıkları için tek meziyetlerini ortaya koyarak bu fedakar ve yoksul halka hakaretler yağdırmalarına şaşırmıyorum.

Milletten kopmuş iktidarın milletten kopmuş yalakaları sizi.

İNGİLTERE’YE DE YARDIM ETTİK

Dünyayı tehdit eden salgın sürecinde çok sayıda ülkeye yardım malzemeleri hibe ediyoruz ve bu yardımlarımızla uluslararası arena da dikkat çektiğimiz söylenebilir.

İşte en son İngiltere’ye maske vesaire koruyucu ekipman desteğinde bulunduk.

Az önce İYİ Parti Liderinin bir açıklamasını dinledim.

Sayın Akşener bu yardımlarla ilgili çelişkilere dikkat çekerken bu yardımların Sayın Cumhurbaşkanının uluslararası imajı için yapıldığı değerlendirmesinde bulundu.

Tabii böyle midir değil midir, ne amaçla yapılıyor bilemeyiz ama ben bu konuda görüşlerimi daha önce belirtmiş ve bu yardımları olumlu bulduğumu ama bir taraftan bu yardımlar yapılırken diğer taraftan ülkemizde bir maske sorununun bile hala çözülemediğine, bu anlamda ortaya çıkan çelişkiye dikkat çekmiştim.

Hal böyleyken;

Dış ülkelere yardımlarımızın hız kesmeden devam ettiğini gördüğümüz bu günlerde bu yardımları yapan ülkede yani ülkemizde maske sorununun hala devam ettiğini, daha vatandaşlarımızın bedava dağıtılacağı ilan edilen maskelere tam olarak ulaşamadığını, sorunun çözülmesi ve dikkat çektiğimiz çelişkinin ortadan kalkması adına yapıcı bir şekilde hatırlatmaya devam edeceğiz.

Hakan Korkmaz
Revizyongazetesi.com
Genel Yayın Yönetmeni