Sığınmacı sorununu öngörüsüzlüğü sayesinde büyüten siyasi iradenin son zamanlardaki söylem değişikliği tabii ki sandıkta fatura ödemek istemediğinden ve bu endişeyi duyduğundandır.
Sığınmacılar konusunda tamamen kendi siyasi ikballerinden dolayı söylem değiştiren siyasi iradeyi kesinlikle samimi bulmadığımı ifade etmek isterim.
Buna rağmen bu konuda yani sığınmacı konusunda siyasi iradenin hatalarından dönmesi için önünde yeterli zamanın olduğunu düşündüğümü de ifade etmek isterim.
Siyasi irade eğer sandık milletin önüne gelene kadar kendi hatalarından büyüttüğü sığınmacı sorununu samimiyetle çözmek isterse, bunu kısmende olsa başarabilir ve şüphesiz milletimizde sandık önüne geldiğinde bu samimiyeti de, sorunun kısmen çözüme kavuştuğunu da görüp belki faturayı makul seviyelerde tutabilir diye düşünüyorum.
Ama millet sandık önüne geldiğinde bu siyasi iradeye mutlaka bir fatura kesecek!
Bunu halkın nabzını iyi tuttuğuma inandığım için öngörüyorum... ki son yerel seçimlerde de benzer uyarıları ısrarla yapmış ve haklı çıkmıştım.
Tekrar etmekte fayda görüyorum ki; Siyasi iradeyi sığınmacılar konusunu milletimizin beklentilerini karşılayacak şekilde çözüme kavuşturma noktasında samimi bulmuyorum.
Sandıkta milletin tepkisinden çekinen siyasi iradenin adeta pansuman tedavisiyle sorunu çözüyormuş gibi yapma niyetinde olduğunu düşünüyorum.
Şöyle ki;
Ülkemizde İstanbul gibi bir metropolden tutunda her anlamda gelişmiş koca koca modern şehirlere siyasi irade eliyle yerleştirilen sığınmacıların ülkelerinde adeta çöl gibi bir arazide yapılan briket evlere hem de gönüllü gidecekleri fikrine ben aklı başında kimsenin inanacağını zannetmiyorum açıkçası.
Siyasi irade sadece bu hamleyle milleti ikna edeceğini zannediyorsa sandıklar açıldığında büyük bir yanılgı içinde olduğunu anlayacak ama iş iştende geçmiş olacak tabii ki... Tıpkı İstanbul seçimlerinde olduğu gibi!
Briket ev yapma işleri birer adımdır ama milletin sığınmacılar sorununun çözümü için beklediği adımlar değildir bunlar!
Dün kavga ettiği herkesle bugün barışmanın yollarını arayan siyasi irade Esat’la da bir an önce masaya oturmalı ve sığınmacıların ülkelerine dönmelerini sağlamalıdır bir an önce diye düşünenlerdenim.
Milli güvenlik sorunu haline gelen ve milli bir mesele olduğuna inandığım sığınmacılar konusunda ülkemizin kaybedeceği bir beş sene daha olmadığını daha önce söyledim, yine söylüyorum.
Millet ne diyor sadece buna bakmak ve ona göre hareket etmek lazım.
Milletle inatlaşmamak, milletin iradesini yok saymamak lazım.
Dün İstanbul'da milletin iradesini yok sayan ve "Hiçbir şey olmasa bile kesinlikle bir şey olmuştur" diyerek adeta milletin aklı ile dalga geçenlere milletin ne cevap verdiğini hep birlikte görmüştük değil mi!
Aynısı olur!
Herkes hesabını ona göre yapsın.
Sonra kimse söylemedi, uyarmadı demesin.
Revizyon Gazetesi
Genel Yayın Yönetmeni
