Ticaret Odası bu dönem olmadığı kadar siyasallaştı ve Yalova’da iktidar partisine muhalefetin dahası AK Parti’ye ihanetin merkezi haline geldi!
Evet muhalefet etmek normal karşılanabilir ama ihanet öyle değil...
Fetö’ye bilerek ve isteyerek yardım etmek suçundan 9 ay 10 gün ceza alıp CMK’nın 231/5 maddesinden yararlanan YTSO Başkanı Tahsin Becan zaten CHP’li ve burada Becan’ın her hangi bir sebeple AK Parti aleyhine duruşunu ancak muhalefet olarak değerlendirebiliriz, kalkıp Becan AK Parti’ye ihanet ediyor diyemeyiz değil mi?
Ama bazı AK Parti’lilerin yaptıkları, bazı AK Parti’lilerin Ticaret Odası üzerinden AK Parti’ye yaptıkları muhalefet olamaz, bunun adı elbette ihanettir başka bir şey değildir.
Ben ihanete ihanet derim.
Bakın mart 2021...
Gazeteyi baskıya vereceğim falan yoğun bir günün sabahı...
Telefonum çaldı arayan Ticaret Odası yönetiminde olan Hakan Gencer...
“Abi ne yapıyorsun? Odadayız gel çay içelim...” dedi, “Yoğunum çalışıyorum başka zaman gelirim” dedim.
“Tahsin Başkan ille gelsin diyor” dedi ve belli ki megafon açık... baktım Tahsin Başkan bana sesleniyor... “Hakancım poğaça da getir gelirken...”
“Tamam geliyorum” dedim ve yol üzerindeki fırından 15 tane poğaça alıp gittim odaya...
Hakan var, Taner Bey var, eski bir yönetici var, Tahsin Başkan var...
Hoşbeşten sonra geldik mevzuya...
Ben tabii o ara Karma OSB olayına müdahale etmeye ve karşı yayınlara başlamışım... Hatta Yalova Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ayhan Polat ile yaptığımız yayında “Karma OSB olayında artık ben devreye giriyorum, bundan sonra neler olacak görelim” diye adeta meydan okumuşum ve başlamışım yayınlara...
İşte siyasileri uyaran yazılar yazıyorum falan...
Neyse uzatmayayım...
Tahsin Başkan konuya girince aslında beni çaya çağırma sebeplerinden birini de anlamış oldum...
Şöyle ki;
Tahsin Becan, Avrasya OSB’yi Karma OSB’ye çevirmek isteyen Vahap Küçük’ün oğlu ile beraber YTSO’a geldiğini ve bir toplantı yaptıklarını anlatmaya başladı... ki zaten bu toplantıyı ben deşifre etmişim, duyurmuşum yani... Öyle ki toplantıya çağırılmayan yöneticiler ben bu toplantıyı deşifre edip duyurunca durumdan rahatsız oldular falan oda ufaktan kaynıyor bu arada...
Tahsin Becan dedi ki;
“Hakancım bunlara İmes’i örnek alın bakın basınla arası iyi İmes OSB’nin... Sizde basına haber yollayın, ilan verin aranızı iyi tutun dedim. Tamam dediler. Yakında seni ararlar haberin olsun...”
Anlayacağınız Tahsin Becan dahil belli ki birileri ben bu Karma OSB olayında devreye girince ve gizli toplantılar falan tüm bu görüşmeleri kulis bilgisi olarak deşifre edince rahatsız olmuşlar ve 3-5 verip basını yemleme kararı almışlar ve bu kararı beni çaya çağırıp tebliğ ettiler bir bakıma...
Dedim ki herkesin içinde Becan’a...
“Başkanım, 2 milyon bağış karşılığında karma OSB’ye onay vereceğiniz konuşuluyor. Umarım bunlar söylentiden ibarettir ve Ticaret Odası 2 milyon bağış alacağım diye Yalova’ya ihanet etmez!”
Oda bir anda buz kesti ben böyle konuşunca...
Baktım Hakan camın kenarına geçip sigara yaktı...
Becan, Taner Bey’e dönüp espriler yapıp işi sulandırmaya çalıştı!
Odada ki kimse “Hayır 2 milyon bağış olayı yalan” demedi bana... çok net.
Tahsin Becan birden bire bana şu soruyu sordu...
“Hakancım toplantıda kimlerin olduğunu biliyorsun değil mi?”
Devam etti Tahsin Başkan ve şöyle konuştu;
“Toplantıya Muğlim Bağatar ve yardımcısı Hüseyin İshak’ta katıldı... Muğlim Bağatar AK Parti Yalova İl Başkanı olarak değil oda meclis başkanı olarak katıldı... Peki Hüseyin İshak niye katıldı!!!”
Sonrasında bazı iddialarda bulundular bu konuyla ilgili ama o iddialara değinmeyeceğim şimdilik...
“Eyvallah başkan... ben anlayacağımı anladım” dedim.
Ve anladım ki; çaya çağırılma sebebinden biri de bana bu bilginin verilmesiymiş... yani AK Parti Yalova İl Başkan yardımcısı Hüseyin İshak’ın hiçbir ilgisi olmamasına rağmen bahsettiğim toplantıya katılıp boy göstermesi...
Çünkü benim tarafsız olduğumu ve olağan dışı görünen hiçbir şeyi affetmeyip bir şekilde haberleştirip yorumlayıp deşifre edeceğimi biliyorlardı ve üstelik ben para karşılığı haber yapan biri de değildim ve bunu da çok iyi biliyorlardı.
Nitekim hemen olayı yani Hüseyin İshak’ın bu toplantıya katılmasını gazetede üst manşetten verdim.
Şüphesiz Becan için burada hedef Hüseyin İshak değil ve hedef elbette Muğlim Bağatar’dı...
Peki ben bu yaşanmışlığı yıllar sonra neden anlattım?
Şöyle izah etmeye çalışayım...
O gün Tahsin Becan’ın birinci hedefi Muğlim Bağatar’ı siyaseten zayıflatmaktı ve AK Parti’den kimsenin OSB’ler üzerinde bir etki ve güç sahibi olmasını istemiyorlardı...
Neden?
Çünkü kuruluş aşamasındaki OSB’lerde büyük bir iş gücü ve rant var!
İşte oda yönetimi bu rantı kendi yönetmek istiyordu...
İşin içine hele ki iktidar partili birilerinin girmesi istedikleri en son şeydi...
Bu arada malum OSB’den bana beklenen telefon geldi ve “ilan verelim” talebini nazikçe reddettim... ve iddia ediyor ve zannediyorum ki Yalova’da böyle bir olay ilktir büyük ihtimalle.
Peşine 2 milyon bağış olayını manşetten verince ben Tahsin Becan buna yani benim Karma OSB ve Ticaret Odası aleyhine yazmaya devam etmeme çok bozuldu...
Beni ilan vesaire para gücüyle satın alıp susturamayınca üstüne ben 2 milyon bağış olayını manşetten duyurup gündeme getirince Tahsin Becan basın açıklaması yapmak zorunda kaldı ve isim vermeden bana yüklendi...
“Gazeteci hayal kurmuş...” falan deyince... Evet hani beni çaya çağırdıklarında konuyu sorduğumda buna yalan diyemeyen Tahsin Becan ben 2 milyon bağış iddiasını manşetten duyurup deşifre ettiğim için bana sallayınca, bende sosyal medyadan daha sonra yayınlarımda ve haberlerimde kendisine yüklenmeye başladım... Mesela “Tahsin Becan’ın Fetö davası ne oldu?” diye manşet attım gazeteye... Çünkü ben samimiyetsizliği sevmem.
İşte sonra bayram girdi araya ve bayramda beni arayıp bayramımı kutlayıp “Hakancım bu anlamsız soğukluğa, dargınlığa son verelim” falan deyince Becan, “Eyvallah” dedim bende... ama ben o kızgınlıkla Becan’la ilgili Ağır Ceza’da verilen malum kararı istemişim, gerekli hamle ve yazışmaları yapmış bekliyorum yani...
Neyse...
Malum Karma OSB kararıyla ilgili son gün ben işi garantiye almak için Fetö kartını açtım ve malum bunların Fetö davasına gönderme yaparak açıkçası “Karma OSB’yi oda meclisinden geçirirseniz her şeyi dökerim ortaya...” diye gönderme yaptım bir bakıma çünkü Yalova’nın menfaati için elimdeki bütün enstrümanları kullanmaya kararlıydım ve Yalova’nın menfaati için verdiğim mesaj alındı ve malum karara meclisten onay çıkmadı...
Ama oylamadan saatler önce beni aramalar, hala ikna çabaları falan anlatsam çok insan sokağa çıkamaz yani...
Bende ilan vesaire adı altında parayı alıp susabilirdim ama bunu yapmadım, yapamazdım.
Hani birileri “Karma OSB’yi geçirmedik” falan diyorlar ya... Gülmüşümdür hep buna...
Bakın bu günlerde yine birilerinin adı yine OSB’lerle bir şekilde anılıyor ve bazı bilgiler kulağıma gelmeye başladı...
Ve YTSO’da birilerinin birileriyle OSB üzerinden savaşları devam ediyor gibi...
Gerçek dışı iddialardan ibaret olmasını çok istediğim bu söylentilerden de YTSO’nun bu dönemde hiç olmadığı kadar siyasallaşmasından da en azından böyle bir görüntü vermesinden duyduğum rahatsızlığı da belirtmek isterim.
Çünkü bu rekabette rant olduğunu, kişilerin menfaatleri olduğunu ve ne yazık ki bu rekabette Yalova’nın menfaati olmadığını görüyorum.
Devam edeceğiz...
Revizyon Gazetesi
Genel Yayın Yönetmeni
