İYİ Parti, göçmen sorunu konusundaki politikasını “Milli Göç Doktrini” başlığı altında açıkladı ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “1 Eylül 2026’da tüm Suriyeli sığınmacıları memleketlerine kavuşturmuş olacağız” dedi.
İYİ Parti, Ankara’da düzenlediği toplantıyla, ‘Göç Doktrini ve Stratejik Eylem Planı’nı açıkladı. “Kararlı ve Planlı Geri Dönüşe Az Kaldı” sloganıyla açıklanan planın sunuş konuşmasını İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener yaptı.
Türkiye’de “en düşük rakamlara dayalı iyimser tahminle” 8 milyon sığınmacı ve kaçak göçmen bulunduğunu kaydeden Akşener,“Sığınmacılara, mültecilere, kaçakçılara kızabiliriz. O öfkenin odaklanacağı yer Sayın Erdoğan ve iktidarıdır. Yabancılar üzerinde öfke odaklanırsa bu ülkeye yapılan kötülükleri perdelemiş olur. Bu hesap sorulmalıdır. Bu hesap ülkemizi hendek haline getiren sayın Erdoğan ve iktidardan sorulmalıdır. Bu hesap sandıkta demokrasiyle sorulmalıdır.” dedi.
Akşener ayrıca iktidarın politikaları nedeniyle Türkiye’nin “göçmen deposu” haline geldiğini söyledi.
Erdoğan’a yaptığı Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’la görüşme çağrısını anımsatan Akşener, “'Sinirini yenemiyorsan, ben Suriye’ye gidip Esad ile görüşmeye hazırım’ dedim. İktidar bizi duymazdan gelmeye, sorunu görmezden gelmeye devam etti. Birbiriyle çelişen yapay açıklamalarla milletimizi tedirgin etti. Artık takke düştü kel göründü” dedi.
Hem Suriyeliler hem de kaçak olarak Türkiye’ye gelen diğer göçmenler meselesini bölge ülkeleri ve diğer ülkelerle diyalog kurarak çözeceklerini ve yeni göç dalgasını da önleyeceklerini belirten Akşener, Suriyeli sığınmacıların dönüşü için de net tarih verdi ve “1 Eylül 2026’da tüm Suriyeli sığınmacıları memleketlerine kavuşturmuş olacağız. İktidara gelişimizin ilk gününde atacağımız adımlar ve tedbirler hazır.” dedi.
Akşener’in konuşmasının ardından partinin göç politikası sunumunu, Milli Güvenlik Politikaları Başkanı Mehmet Tolga Akalın yaptı.
Akalın, sığınmacıların 3 yıl içinde ülkelerine dönmesini sağlamayı amaçladıklarını vurguladı ve şöyle konuştu;
“Türkiye'de bulunan kaçak göçmenlerin tespit, geri gönderme merkezlerine toplama ve iade/sınır dışı işlemleri süratlendirilecektir. İktidarımızın ilk 1 yılında Türkiye'de bulunan kaçak göçmenlerin tamamı sınır dışı edilecektir.
Öncelikle İran, Irak ve Suriye sınırında alacağımız tedbirlerle İran sınırından ilave kaçak göçmen gelişi ile Suriye'nin kuzeyinde bulunan tahmini 6 milyon 700 bin potansiyel sığınmacının Türkiye'ye girişi engellenecektir.
İlk aşamada, Suriye ile Suriye'nin toprak bütünlüğü ve sığınmacıların geri dönüşü hususunda müzakere ve işbirliği sürecini başlatacağız, Avrupa Birliği'ni de sürece katkı vermeye davet edeceğiz. Tüm girişimlerimize rağmen Türkiye-Suriye arasındaki müzakere ve işbirliği süreci işletilemiyorsa, ikinci aşamaya geçeceğiz. Bu aşamada, Türkiye Cumhuriyeti olarak re'sen güvenli bölgeyi genişleteceğiz ve her hal ve şartta Suriyeli sığınmacıların ülkelerine geri dönüşünü sağlayacağız.”
İYİ Parti’nin hazırladığı “Milli Göç Doktrini”; sınır güvenliği, geri dönüş, önleyici göç ve uluslararası göç mutabakatı olmak üzere 4 temel ilkeye dayanıyor.
Parti, iktidarında, "Hudut Namustur" ilkesini yeniden benimseyerek, Türkiye Cumhuriyeti sınırlarından kaçak geçişlere asla müsaade edilmeyeceğini vurguladı.
İYİ Parti'nin diğer vaatleri ise şöyle:
• Türkiye'nin Suriye, Irak ve İran sınır duvarlarının tamamlanması, bu sınır duvarlarının elektro-optik keşif ve gözetleme sistemleri, insansız hava araçları, aydınlatma ve entegre güvenlik sistemleri ile tahkim edilmesi
• Herhangi bir yolla Türkiye'ye gelen sığınmacı ve kaçak göçmenlerin her hâl ve şartta, ülkelerine geri gönderilmesi
• Türkiye'ye yasa dışı yollarla girmiş kaçak göçmenlerin tamamının uluslararası hukuk çerçevesinde ülkeye girdikleri sınırdan sınır dışı edilmesi
• Türkiye'nin gelecekte maruz kalması muhtemel kitlesel göçlere karşı, "göçü gerçekleşmeden menşe ülkede durdurmak ve gerekli önlemleri göç dalgası Türkiye sınırına ulaşmadan engelleme" ilkesinin benimsenmesi
• Göçün menşe ülkesi Türkiye'ye sınırdaş ülke değilse göç güzergahı üzerinde yer alan ülkelerle yapılacak ikili antlaşmalarla göçün durdurulmasının ve rotasının değiştirilmesinin sağlanması
• Avrupa Birliği başta olmak üzere hiçbir devletler topluluğu ya da ulus-devlet ile sığınmacıların ve kaçakların Türkiye'de kalmasına yönelik zımni ya da açıktan bir anlaşma yapılmaması
• AB ile yapılmış Geri Kabul Anlaşması'nın da gözden geçirilmesi ve gerekli görülmesi hâlinde iptal edilmesi.
