Yalova Milletvekili Özcan Özel'in meclis konuşması

Meclis Bütçe Görüşmelerinde söz alan Memleket Partisi Yalova Milletvekili Özcan Özel,"Sayın Cumhurbaşkanı, 2016’da ‘Tayyip Erdoğan gitsin demek, devlet yıkılsın demektir’ söylemi ile kendisini devletin yerine koymuştur. Ancak unutulmamalıdır ki, devletin bekası bir kişinin şahsi bekasına bağlı olamaz!" dedi.

Özcan Özel şöyle konuştu;

“Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri;

Merkezi Yönetim Bütçesi Kanun Teklifi’nin 5. Maddesi üzerine söz almış bulunuyorum.

Memleket Partisi olarak adalet diyor, Adalet istiyoruz.

Yargıda Adalet, Eğitimde Adalet Tarımda Adalet, Gelirde Adalet;

Hepimiz, milletimizi temsil etmek için halkımızın oylarıyla seçildiysek eğer, milletvekili sayısına, genel başkanının milletvekili olmasına bakmaksızın, vatandaşların sıkıntılarının özgürce anlatılabildiği Parlamentoda Adalet istiyoruz.

İş diyoruz!

Ataması yapılmadığı için inşaatlarda çalışmak zorunda kalan, iş kazasında ölen öğretmenlerimiz olmasın istiyoruz.

Asgari ücret belirleme sürecinin, yılbaşı gecesi büyük ikramiye çekilişini bekler gibi beklendiği değil, emekçinin ülkesine güvendiği, “devletim benim hakkımı verir” dediği bir memleket partisi iktidarının sözünü veriyoruz."

"Bizler, seçilmiş milletvekilleri olarak öncelikli görevimiz bütçe yapmaktır" diyen Özcan Özel,"600 seçilmiş milletvekili yerine bütçeyi tek adam yapmış, milletin iradesini tek adamın atadığı, her söylemi ile haddini aşan bir atanmış sunmuştur." dedi.

Özcan Özel,"Bildiğiniz gibi bütçe onaylanmadan 75 gün önce meclise sunulur. Sunulduğunda 195 Milyar Dolar olan bütçe, bugün 123 Milyar Dolar’dır. Sunulan bütçe, daha onaylanmadan 72 Milyar Dolar kayıpla başlamış ve 600 Milletvekili buna müdahale edememiştir. Eylülden bu yana 'faizi düşüreceğiz' diyorsunuz, Faiz % 6, Kur % 60, Risk ise 250 puan artmıştır. Boşa harcadığınız bu kadar dövize rağmen ülke ekonomisine bir gram katkınız olmamıştır." dedi.

Özcan Özel şöyle devam etti;

"Ekonomi bir bilimdir, liyakat işidir. Ne yazıktır ki bilimden, akıldan, hukuktan, liyakatten uzak olduğunuz için memleketi batırdınız!

Değerli Milletvekilleri;

Sayın Cumhurbaşkanı, 2016’da “Tayyip Erdoğan gitsin demek, devlet yıkılsın demektir.” Söylemi ile kendisini devletin yerine koymuştur.

Ancak unutulmamalıdır ki, devletin bekası bir kişinin şahsi bekasına bağlı olamaz!

Rusya Devlet Başkanı ile görüşme öncesinde, kapıda bekletilen Sayın Cumhurbaşkanı, Putin'in egosundan dolayı kişisel bir itibar kaybı yaşamış olabilir.

Ancak;'Terörist ve darbeci' olarak itham edilen, Birleşik Arap Emirlikleri Prensini, para için ülkeye davet ederek, Katar’daki basın toplantısında 'para için gelen Dışişleri Bakanı' algısına sebep olarak, devletin itibarını zedelemek, kimsenin haddine değildir! Etrafımızı sürekli silahlandırıp, PYD’den vazgeçmeyen ABD’den, demokrasi dilenen Muhalefetin yaptığı da doğru değildir.

Sizler, vatandaşa “porsiyonları küçültün” diyeceğinize, 'İtibarda tasarruf olmaz' söyleminizden vazgeçin! Cumhurbaşkanının uçaklarından 10 tanesini, kamudaki lüks makam araçlarının yarısını satsanız, Sarayın bütçesini yarıya indirseniz, 'Örtülü ödenek' israfından vazgeçseniz, ne Birleşik Arap Emirlikleri’ne ne de Katar’a ihtiyacınız kalır."

"Devlet yönetimi ciddiyet ister!" diyen Özcan Özel şöyle devam etti;

“'Liyakat, liyakat!' diye neden haykırdığımızı, şu kısa sürede yaşananlar fazlasıyla göstermiştir. 'Keşke benim de evim yansaydı diyecekler' cümlesini kurabilen pişkin siyasetçiyi, 40 Milyon Avroluk(Euro) ihale aldığı kuruma Genel Müdür yapılanları, başında bulunduğu kuruma dezenfektan satan bakanı, Terör örgütü lideri ile yan yana fotoğrafı olan birinin dahi bakanlık makamına getirilebileceğini, bu sene içinde hep birlikte gördük.

Değerli Milletvekilleri;

Gemi, içindekilerle batar! Siz de yanlışları görüyorsunuz, ama söyleyemiyorsunuz. REİSTEN korktuğunuz kadar HAK YEMEKTEN korksanız, koltuklarınızı sevdiğiniz kadar ülkeyi sevseniz, Memleket bu hale gelmezdi.

Bizler, 'Anavatan, Yavruvatan, Mavi vatan ve Gökvatan' diyoruz. Sizler ise, bu ülkenin şerefli insanlarına terörist damgası vurmaya çalışıyorsunuz.

Ülkemizde, demokratik yollardan hakkını aramak isteyen Boğaziçi’li, ODTÜ’lü öğrencilerimize, yanlış yerlere, gereksiz olarak kurduğunuz HES’lere direnen köylüye, çevrecilere, soğan ve patates üreticisine, tüccarına, alt-üst ettiğiniz gıda fiyatlarından dolayı Marketlere, Terörist diyemezsiniz!

Ülkede rant terörü vardır. Sebebi de her zaman sahip çıktığınız 5’li çetedir.

Sözüm burada muhalefete;

Kabul edilmeyeceği aşikar olan önergeleri vermekle demokrat olunmuyor!

Gelin, Siyasi Partiler Kanunu’nu değiştirmeye dahi gerek kalmadan parti tüzüğünüzü değiştirin.

Genel Başkanın, milletvekillerinin, belediye başkanlarının kim olacağını üyeler belirlesin.

Bırakın Kotaları!

Parti tüzüğünüze fermuar sistemini getirin.

Bir dahaki dönem bu koltukların en az yarısı kadın arkadaşlarımızla dolsun.

Hodri Meydan, diyorum.

Bu duygu ve düşüncelerle, 2022 Yılı Bütçesi’nin ülkemize ve halkımıza refah, mutluluk getirmesini diliyorum.

Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum."

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.