Eski ortağı tarafından haciz şoku yaşayan eski Jitem Komutanı emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, Revizyongazetesi.com'a konuştu. Kayraport Yönetim Kurulu Başkanı Levent Ersöz, eski ortağı Alpay Türkoğlu'nu suçladı ve yapılan haciz işleminin haksız ve hukuksuz olduğunu söyledi.
Çınarcık'ta Sahil Dolgusu yapacak Levent Ersöz'ün konuyla ilgili "internet gazetenizde yayınladığınız haberle ilgili gerçekleri sizle paylaşıyorum" diyerek yaptığı açıklama şöyle:
ALPAY TÜRKOĞLU'NUN GERÇEK DIŞI BEYAN İLE HACİZ KARARI ALDIRMASI VE SONUÇLARI
1. Alpay Türkoğlu denen kişinin vekili bir avukat İstanbul 4. Anadolu İcra Müdürlüğüne müracaat ederek Yönetim Kurulu Başkanı olduğum Kayraport Liman İşletmeciliği İnş. Taah. A.Ş aleyhine ilamsız takip işlemi başlatmak istemiştir.
2. İcra Müdürlüğüne “IMG_0013.PNG” İSİMLİ RESİM de görüleceği üzere “2.200.000 TL. lık devir bedelinin 12.12.2016 tarihli 300.000 TL lik ilk taksidi” şeklindeki bir taleple işlem başlatmıştır.
3. Gerçek dışı olayın başlangıcı bu ifade de yatmaktadır. Şöyle ki; bu kişi ile hiçbir devir protokolü/sözleşmesi yapılmamıştır. Şimdi “gerçek dışı olay” sözümü daha iyi anlayabilmeniz için sizleri biraz geriye götürmek istiyorum;
a. Bildiğiniz üzere Düzce Denizcilik şirketinin İDO ile yaptığı sözleşme “MART-MAYIS 2016” dönemini kapsamaktaydı ve şirket İDO ya 855.000 TL. lik kira bedelini ödememesi nedeniyle sözleşme uzatılmamış ve İDO tarafından Noter kanalı ile yapılan ihtarname sonunda sahada bulunan malzemeleri-2 Konteynır- sözleşme hükümleri gereğince İDO tarafından Eskihisar da bulunan işletme tesisine nakledilmiştir.
b. Bu konuda yalan beyanlarda bulunarak sizleri ve sizin üzerinden kamuoyunu kandırmak istemiş ve “hırsızlık suçlamasıyla” İDO yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunmuş, yetmemiş İDO aleyhine “kiracı tespit davası” açmış, yalanlarıyla insanları kandırma gayretini sürdürmüştür. Bu kişinin yaptığı suç duyurusu ve açtığı dava adalet önünde gereken yanıtı almış ve gayretleri sonuçsuz kalmıştır. Soruşturma ve kovuşturma bu kişi aleyhine sonuçlanmıştır.
c. Ankara da bulunan bir firma İDO ile sözleşme imzalamış ve teminatlarını vererek sahada tertiplenmeye geçtiği dönemde bu kişi sözkonusu firmanın sahibi ve yöneticisini arayarak sözleşmesini iptal etmesi için çeşitli yalan beyanlarda bulunmuştur. Firma adının bu tür kişilerle anılmasından çekindiği ve isminin lekelenmemesi için İDO ile sözleşmesini feshetmiştir.
d. Bunun üzerine Kaptan Turizm İnşaat Taah. Ltd. Ş. İDO ile sözleşme imzalamıştır. Daha sonra sizinde çok iyi bildiğiniz üzere “Kayraport” kurulmuş ve Kaptan-İDO arasındaki sözleşmeyi devir almıştır.
4. Yukarıda açıkladığım üzere ne bu kişi ne yanında taşıdığı kişiler veya ortağı olduğu- olması mümkün değil-herhangi bir şirketle devir sözleşmesi/protokolü vb. imzalanmamış, belge düzenlenmemiş, şifahi taahhüt söz konusu olmamıştır. Böyle bir durumun olabilmesi “hayatın olağan akışına aykırıdır.” Bu kişi İDO yetkililerine bu sahada hakkı olduğundan bahisle “para isteminde” bile bulunmuştur. Yetkililer kendisine hiçbir hak ve hukuku olmadığını, yükümlülüklerini yerine getirmeyen şirketin sözleşmesini feshettiklerini varsa hakkı hukuk önünde aramasını söylemişler ve sonuç yukarıda açıkladığım şekliyle tezahür etmiştir.
5. Bu kişi Kaptan ile İDO arasında sözleşme imzalanıncaya kadar süreçte limanın kapısını kırarak 30 kamyon kadar molozu sahaya zorbalıkla dökmüş ve haksız kazanç elde etmiştir. Bu malzemeler Kayraport tarafından sahadan kaldırılmıştır.
6. İlamsız takip şirketin Tuzla adresine gönderiliyor. Resimde göreceğiniz üzere posta görevlisi tarafından iki-üç kez davetiye üzerine damga vurmuş, kimseye tebliğ etmemiş ve muhtarlığa bırakmıştır. Yasal olarak yapması gereken “adreste bulamadığı takdirde” geri getirip Ticaret Sicil Müdürlüğünden adres doğruluğu yapıp tekrar tebligat çıkarmasıdır. Kaldı ki, bu tebligat esnasında şirketimizin adres değişiklik işlemi başlatılmış ve ayın 11'inde yayınlanmıştır.
7. İcra Müdürlüğü ne yazık ki, bu kişi vekiline “ileri sürdüğü devir bedeline ve bununla ilgili bir belgeye sahip olup olmadıklarını” sormamıştır. Neden sormadıklarını sorduğumuzda aldığımız yanıt “Ellerinde binlerce” dosya olduğunu ve hangi birine bakacakları” şeklinde olmuştur. Diğer bir husus, İcra Müdürlüğünde bulunan dosyada “tedbir istenen bankalar ve şirketler içerisinde yer almayan” banka ve iki şirkete de İcra Müdür Yardımcısına bir şekilde imzalattırılan kararlar gönderilmiştir ki bu da hukuksuz ve şaibelidir.
8. Açıkladığım hukuksuzluklar sonucu ki, benzer yöntemle başka bir firmaya daha işlem yapıldığı ileri sürülmekte olup basında çıkan haberler mevcuttur, avukatı ve daha önce Kaptan Şirketinin ve devamında Kayraport Şirketi çalışanı olup “MADDE BAĞIMLISI” olması nedeniyle işten çıkarılan A. A. İsimli kişi sahaya gelmiştir. Yayınladığınız resimler bu kişinin kaçak çektiği resimler olup bu kişi tarafımdan sahadan çıkarttırılmıştır. Bu kişi işten çıkarılmadan önce Alpay Türkoğlu ve yanında taşıdığı kişler hakkında adli makamlara suç duyurusunda bulunmuş ve bu kişilerce tartaklanmış olan bir kişidir. Keza Sitenizde “rant ve kan” şeklinde yayınladığınız haberde kullandığınız resmi yanına sığındığı Alpay Türkoğlu'na veren kişidir. Yani ekmeğini yediği insana ve şirkete ihanet etmiş biridir.
9. Size servis yapılan tutanakta sözünü ettiğiniz bilgisayar benim değil, şirket genel müdürü ve çalışanına aittir. Odama giren avukat tarafımdan dışarı çıkartılmıştır.
10. Haksız hukuksuz olarak yapılan işleme karşılık gerekli itirazlar avukatımız Osman Altıntaş tarafından yapılmış ve açılan celse sonucu gerçek dışı beyanlarla yapılmış haciz tedbiri kaldırılmıştır.
http://www.revizyongazetesi.com/yeni/2017/08/01/levent-ersozun-firmasina-haciz/
Çınarcık'ta Sahil Dolgusu yapacak Levent Ersöz'ün konuyla ilgili "internet gazetenizde yayınladığınız haberle ilgili gerçekleri sizle paylaşıyorum" diyerek yaptığı açıklama şöyle:
ALPAY TÜRKOĞLU'NUN GERÇEK DIŞI BEYAN İLE HACİZ KARARI ALDIRMASI VE SONUÇLARI
1. Alpay Türkoğlu denen kişinin vekili bir avukat İstanbul 4. Anadolu İcra Müdürlüğüne müracaat ederek Yönetim Kurulu Başkanı olduğum Kayraport Liman İşletmeciliği İnş. Taah. A.Ş aleyhine ilamsız takip işlemi başlatmak istemiştir.
2. İcra Müdürlüğüne “IMG_0013.PNG” İSİMLİ RESİM de görüleceği üzere “2.200.000 TL. lık devir bedelinin 12.12.2016 tarihli 300.000 TL lik ilk taksidi” şeklindeki bir taleple işlem başlatmıştır.
3. Gerçek dışı olayın başlangıcı bu ifade de yatmaktadır. Şöyle ki; bu kişi ile hiçbir devir protokolü/sözleşmesi yapılmamıştır. Şimdi “gerçek dışı olay” sözümü daha iyi anlayabilmeniz için sizleri biraz geriye götürmek istiyorum;
a. Bildiğiniz üzere Düzce Denizcilik şirketinin İDO ile yaptığı sözleşme “MART-MAYIS 2016” dönemini kapsamaktaydı ve şirket İDO ya 855.000 TL. lik kira bedelini ödememesi nedeniyle sözleşme uzatılmamış ve İDO tarafından Noter kanalı ile yapılan ihtarname sonunda sahada bulunan malzemeleri-2 Konteynır- sözleşme hükümleri gereğince İDO tarafından Eskihisar da bulunan işletme tesisine nakledilmiştir.
b. Bu konuda yalan beyanlarda bulunarak sizleri ve sizin üzerinden kamuoyunu kandırmak istemiş ve “hırsızlık suçlamasıyla” İDO yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunmuş, yetmemiş İDO aleyhine “kiracı tespit davası” açmış, yalanlarıyla insanları kandırma gayretini sürdürmüştür. Bu kişinin yaptığı suç duyurusu ve açtığı dava adalet önünde gereken yanıtı almış ve gayretleri sonuçsuz kalmıştır. Soruşturma ve kovuşturma bu kişi aleyhine sonuçlanmıştır.
c. Ankara da bulunan bir firma İDO ile sözleşme imzalamış ve teminatlarını vererek sahada tertiplenmeye geçtiği dönemde bu kişi sözkonusu firmanın sahibi ve yöneticisini arayarak sözleşmesini iptal etmesi için çeşitli yalan beyanlarda bulunmuştur. Firma adının bu tür kişilerle anılmasından çekindiği ve isminin lekelenmemesi için İDO ile sözleşmesini feshetmiştir.
d. Bunun üzerine Kaptan Turizm İnşaat Taah. Ltd. Ş. İDO ile sözleşme imzalamıştır. Daha sonra sizinde çok iyi bildiğiniz üzere “Kayraport” kurulmuş ve Kaptan-İDO arasındaki sözleşmeyi devir almıştır.
4. Yukarıda açıkladığım üzere ne bu kişi ne yanında taşıdığı kişiler veya ortağı olduğu- olması mümkün değil-herhangi bir şirketle devir sözleşmesi/protokolü vb. imzalanmamış, belge düzenlenmemiş, şifahi taahhüt söz konusu olmamıştır. Böyle bir durumun olabilmesi “hayatın olağan akışına aykırıdır.” Bu kişi İDO yetkililerine bu sahada hakkı olduğundan bahisle “para isteminde” bile bulunmuştur. Yetkililer kendisine hiçbir hak ve hukuku olmadığını, yükümlülüklerini yerine getirmeyen şirketin sözleşmesini feshettiklerini varsa hakkı hukuk önünde aramasını söylemişler ve sonuç yukarıda açıkladığım şekliyle tezahür etmiştir.
5. Bu kişi Kaptan ile İDO arasında sözleşme imzalanıncaya kadar süreçte limanın kapısını kırarak 30 kamyon kadar molozu sahaya zorbalıkla dökmüş ve haksız kazanç elde etmiştir. Bu malzemeler Kayraport tarafından sahadan kaldırılmıştır.
6. İlamsız takip şirketin Tuzla adresine gönderiliyor. Resimde göreceğiniz üzere posta görevlisi tarafından iki-üç kez davetiye üzerine damga vurmuş, kimseye tebliğ etmemiş ve muhtarlığa bırakmıştır. Yasal olarak yapması gereken “adreste bulamadığı takdirde” geri getirip Ticaret Sicil Müdürlüğünden adres doğruluğu yapıp tekrar tebligat çıkarmasıdır. Kaldı ki, bu tebligat esnasında şirketimizin adres değişiklik işlemi başlatılmış ve ayın 11'inde yayınlanmıştır.
7. İcra Müdürlüğü ne yazık ki, bu kişi vekiline “ileri sürdüğü devir bedeline ve bununla ilgili bir belgeye sahip olup olmadıklarını” sormamıştır. Neden sormadıklarını sorduğumuzda aldığımız yanıt “Ellerinde binlerce” dosya olduğunu ve hangi birine bakacakları” şeklinde olmuştur. Diğer bir husus, İcra Müdürlüğünde bulunan dosyada “tedbir istenen bankalar ve şirketler içerisinde yer almayan” banka ve iki şirkete de İcra Müdür Yardımcısına bir şekilde imzalattırılan kararlar gönderilmiştir ki bu da hukuksuz ve şaibelidir.
8. Açıkladığım hukuksuzluklar sonucu ki, benzer yöntemle başka bir firmaya daha işlem yapıldığı ileri sürülmekte olup basında çıkan haberler mevcuttur, avukatı ve daha önce Kaptan Şirketinin ve devamında Kayraport Şirketi çalışanı olup “MADDE BAĞIMLISI” olması nedeniyle işten çıkarılan A. A. İsimli kişi sahaya gelmiştir. Yayınladığınız resimler bu kişinin kaçak çektiği resimler olup bu kişi tarafımdan sahadan çıkarttırılmıştır. Bu kişi işten çıkarılmadan önce Alpay Türkoğlu ve yanında taşıdığı kişler hakkında adli makamlara suç duyurusunda bulunmuş ve bu kişilerce tartaklanmış olan bir kişidir. Keza Sitenizde “rant ve kan” şeklinde yayınladığınız haberde kullandığınız resmi yanına sığındığı Alpay Türkoğlu'na veren kişidir. Yani ekmeğini yediği insana ve şirkete ihanet etmiş biridir.
9. Size servis yapılan tutanakta sözünü ettiğiniz bilgisayar benim değil, şirket genel müdürü ve çalışanına aittir. Odama giren avukat tarafımdan dışarı çıkartılmıştır.
10. Haksız hukuksuz olarak yapılan işleme karşılık gerekli itirazlar avukatımız Osman Altıntaş tarafından yapılmış ve açılan celse sonucu gerçek dışı beyanlarla yapılmış haciz tedbiri kaldırılmıştır.
http://www.revizyongazetesi.com/yeni/2017/08/01/levent-ersozun-firmasina-haciz/
