16 yıldır ülkeyi tek başına yöneten ve her istediğini yapan Erdoğan'ın "kıraathane projesi" siyasetin ve halkın gündemine oturdu. E

16 yıldır ülkeyi tek başına yöneten ve her istediğini yapan Erdoğan'ın "kıraathane projesi" siyasetin ve halkın gündemine oturdu. Erdoğan, 24 haziran seçim vaadi olarak "yeni bir projem var" dedi ve millet kıraathaneleri açacağını, bu kıraathanelerde kek, çay ve kahve olacağını müjdeledi.

Peki halkın beklentisi içinde kek yiyebileceği kıraathanelerin açılması mıdır? yoksa üretim ekonomisine ve istihdama destek sağlayacak fabrikaların açılması mıdır?

Enflasyon ve mutfaktaki yangınla baş etmeye çalışan ve et yemeye hasret kalan emeklinin, işçinin beklentisi, isteği nedir?

Et yemek midir, yoksa kıraathanelerde oturup kek yemek midir?

Tarım ve Hayvancılıkta kendine yeter ülkeyi saman ithal edecek duruma getirip dışa bağımlı yapan, şeker fabrikalarına varıncaya kadar ülkenin bütün kazanımlarını satıp artık siyasette çöküş dönemine giren Ak Parti ve Erdoğan, gelinen noktada halka et yemeyi değil, kek yemeyi vaat ediyor!

"Eğer her eve buzdolabı giriyorsa refah seviyesi var demektir" diyen Erdoğan'ın ve "Erdoğan'ı kaybedersek Kudüs'ü, Mekke'yi, İslam'ı kaybederiz" diyerek seçim çalışmaları yapan Ak Parti'nin, zihniyet olarak da halkın mutfağındaki yangını söndürmekten hayli uzak olduğu ve dar gelirlinin et yeme beklentisini karşılayamayacağı da belli olmuştur.

Belli olan başka şeyler de var...

Erdoğan'ın Kıraathane ve kek yeme vaadiyle, Ak Parti'deki metal yorgunluğunun aslında en tepeden başladığı da belli olmuştur.

Halkın 24 haziran günü sandıkta ekonomiyle ilgili neye karar vereceği de belli oldu!

Halk sandıkta; ya mutfağındaki yangını söndürüp et yemeye, ya da kıraathanelerde oturup kek yemeye karar verecek.

HAKAN KORKMAZ
Revizyongazetesi.com
Genel Yayın Yönetmeni

http://www.revizyongazetesi.com/yeni/2018/06/07/erdogandan-secim-vaadi-millet-kiraathaneleri/