Siyasette şimdilerde boş bir darbe iması suçlaması ve beraberinde bir tasfiye polemiği başladı. Anlayacağınız halkın gerçek gündemi konuşulmasın
Siyasette şimdilerde boş bir darbe iması suçlaması ve beraberinde bir tasfiye polemiği başladı. Anlayacağınız halkın gerçek gündemi konuşulmasın diye bir süredir var olan uğraş hız kesmeden devam ediyor.Peki bütün yetkiyi elinde tutan iktidardakiler Ana Muhalefeti kastederek "bu zihniyeti tasfiye etmek lazım" diye siyaset yapıp aralarında yüksek perdeden polemiğe girişince ne oluyor?
Şu oluyor... Bu boş, uydurma, ülkeye ve millete faydasız polemikten kendine görev çıkartan ama milletin gözünde adeta beş para etmez insanlar televizyonlara çıkıp bu Aziz Milletin bir bölümüne hakaretler ediyor... kimileri de çıkıyor komşularına katliam yapmaktan falan bahsediyor... nihayetinde memlekette bir korku iklimi oluşturuyor veya var olan korku iklimini devam ettirmeye çalışıyorlar.
Peki demokratik bir ülkede Ana Muhalefeti tasfiye etmek mümkün mü?
Öyle ya... siyaset kurumunun makro aktörlerinin bu polemiğini izleyen vatandaşın aklına bu soru ister istemeden geliyor, gelebilir.
Evet bu sorunun cevabı olacak bir öngörüm var ki o da şudur;
Ana Muhalefet partisi belki tasfiye edilebilir... ama...
O parti eğer savaş meydanlarında kurulan bir parti ise... bu mümkün olmayabilir!
Hele ki ilkokul mezunu sümüklü bir imama kananlar... savaş meydanlarında kurulan bir partiyi asla tasfiye edemezler! Ki bunun ihtimali dahi yoktur. Buna inanıyor, öngörüyor ve buradan ifade etmekte de bir sakınca görmüyorum.
Aziz Milletimizin önüne sandıklar geldiği zaman kimin kimi, hangi zihniyetin hangi zihniyeti tasfiye ettiğini hep birlikte görür... çıkacak sonuca göre de bu yazdıklarımızı hatırlatır... ya öngörümüzde "haklı çıktık" deriz, ya da "yanılmışız" da deriz yani... bunu ifade etmekten de çekinmeyiz... hele o gün gelsin, o sandıklar kurulsun bakalım.
O gün gelene kadar da benim siyasetçilere, özellikle daha dün yerel seçimlerde başta İstanbul ve Ankara olmak üzere bir çok il'de sandıklardan çıkamayan siyasetçilere tavsiyem; iddialı söylemlerden kaçınmalarıdır.
Siyasette iddialı olmak iyidir... ama en güzel ve sonuç alacak iddianın, milletin sorunlarını çözme iddiası olup, milletinde ancak bu iddiasını başaranların... yani sorunlarını çözen siyasetçilerin peşinden gideceği gerçeğini de unutmamak lazım diye yine bir tavsiye olarak hatırlatmak isterim.
Ayrıca suni gündemlerle oyalanan ve sorunları ötelenen bu Aziz Millet,"Bu kadar yetkiyi zaten bundan sonra darbe falan olmasın diye verdik. Ne darbe olacak palavrasıyla bizi kandırıp korku iklimi yaratın diye, ne de kamu ihale kanunu yüzlerce defa değiştirin diye size bu kadar yetkiyi vermedik!" diye sandıkta sorar!
Söylemedi, uyarmadı demeyin.
Hakan Korkmaz
Revizyongazetesi.com
Genel Yayın Yönetmeni
http://www.revizyongazetesi.com/yeni/2020/05/08/hakan-korkmaz-yazdi-vatana-ve-millete-ihanettir/
http://www.revizyongazetesi.com/yeni/2020/05/04/hakan-korkmaz-yazdi-ne-zaman-ders-alip-akillanacaksiniz-siz/