2090 kişi kapasiteli Yalova KYK Akça Hatun Kız Öğrenci Yurdunda kalan bazı öğrencilerin kusma, mide bulantısı ve ishal şikâyeti nedeniyle hastaneye kaldırılmaları üzerine CHP Yalova Milletvekili Tahsin Becan Başhekim Doçent Dr. Hasan Ergenç ve Yurt Müdiresi Nur Gülbağ’ı ziyaret ederek hastaların sağlık durumları ve konu hakkında bilgi aldı. Kamuda giderek yaygınlaşan taşeron sisteminin ekonomik krizle birlikte halk sağlığını tehdit eder hale geldiğini ifade eden Tahsin Becan, “Öğrenci yurtları başta olmak üzere kamu kuruluşlarına yemek hizmeti sağlayan firmalarla belirli bir dönem için hizmet sözleşmesi yapılıyor. Türkiye’de gıda enflasyonu sürekli yükseldiği için söz konusu firmalar kamu yararından çok maliyet hesabını gözetiyorlar. Türkiye ekonomik krizle birlikte sosyal devlet krizi de yaşıyor” diye konuştu.

Yalova'da faaliyet gösteren Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı Akça Hatun Kız Öğrenci Yurdu’nda yaşanan zehirlenme vakası yurtlardaki gıda güvenliği tartışmalarını yeniden alevlendirdi. CHP Yalova Milletvekili Tahsin Becan, Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Akça Hatun Kız Öğrenci Yurdu ziyaretlerinin ardından çarpıcı açıklamalarda bulundu. Ekonomik krizle birlikte sosyal devlet krizinin de yaşandığını öne süren Tahsin Becan, “Maliyetler kamu yararının önüne geçti. Şehrimizde karşılaştığımız zehirlenme vakası bu bakımdan yerel değil ulusal bir sorundur” diye konuştu.

TABURCU EDİLDİLER

Yalova’da yaşanan zehirlenme vakası üzerine ilk olarak Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doçent Doktor Hasan Ergenç’i ziyaret ederek öğrencilerin sağlık durumları hakkında bilgi alan CHP Yalova Milletvekili Tahsin Becan, “Genel olarak ishal ve mide bulantısı şikayetiyle gelmişler. Doktorlarımız hemen müdahale etmişler. Çok şükür ciddi bir durum yaşanmamış. Şikayetleri nedeniyle hastaneye başvuran öğrencilerimizin tamamının taburcu edildiği bilgisini aldık. Tüm öğrencilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum” dedi.

İşin ehli satmaya başladı! İşin ehli satmaya başladı!

Ardından Yalova KYK Akça Hatun Kız Öğrenci Yurduna giden CHP’li Tahsin Becan, öğrencilerin sağlık durumlarıyla yakından ilgilenen Yurt Müdiresi Nur Gülbağ ile görüştü. Yaşanan üzücü vaka hakkında idari soruşturma başlatıldığını belirten Gülbağ’dan bilgi alan Tahsin Becan, “Öğrencilerimiz için çıkan öğünlerin işletici firma tarafından yurt içerisinde hazırlandığını öğrendik. 6 Kasım 2023 Pazartesi günü çıkan menüde de mantar çorbası ve köfte varmış. 1345 kişinin yediği yemekten ne yazık ki 140’a yakın öğrencimiz etkilenmiş. İshal ve mide bulantısı gibi birtakım rahatsızlıkların görülmesi üzerine öğrencilerimizin ivedilikle hastaneye sevkleri gerçekleştirilmiş. Akşam yemeğinde çıkan gıdalardan numuneler alınmış. Sonuçlarının perşembe günü çıkması bekleniyor” diye konuştu.

SOSYAL DEVLET KRİZİ

Türkiye’de son aylarda ülke genelindeki KYK yurtlarında benzer manzaraların yaşandığına da dikkati çeken Tahsin Becan, kamuya ait okullarda, hastanelerde ve yurtlarda yemekhane hizmetlerinin özelleştirilmesinin yükselen gıda enflasyonuyla birlikte halk sağlığını tehdit eder boyuta geldiğini söyledi. Şirketlerin yemekhane hizmetlerini yüklenmek üzere belirli dönemler için devletle hizmet sözleşmesi imzaladıklarına değinen Tahsin Becan, “Türkiye’de gıda fiyatları 37 aydır yükseliyor. Gıda enflasyonu 3,5 senedir genel enflasyondan yüksek. Hal böyle olunca en düşük fiyatı vererek ihaleyi kazanan firmalar bırakın kaliteli hizmet vermeyi, sermayelerinden kaybetmemek için maliyetleri düşürmeye çalışıyor. Bu bakımdan son zamanlarda sıklıkla duyduğumuz gıda zehirlenmeleri kamu kurumlarındaki özelleştirmenin bir sonucudur. Kamu alanlarında ücretsiz olarak sunulması gereken yemekhane hizmetlerinin özel veya taşeron firmalara devredilmesi bir sosyal devlet krizidir” diye konuştu.

MALİYET HESABI DEĞİL VATANDAŞLIK HAKKI

Anayasaya da atıfta bulunan CHP’li Tahsin Becan, “Anayasamızda ifade edilen sosyal devlet ilkesi uyarınca devlet; yurttaşların genel, ortak ve zorunlu gereksinimlerinin karşılanması için kamu hizmetleri üretmekle yükümlüdür. Oysa halktan alınan vergilerin enflasyonla birlikte artış göstermesine rağmen kamu hizmetlerinde kısıtlamaya gidilmesi, kamu hizmetlerinin niteliğinin düşürülmesi, en temel “vatandaşlık hakkı” olan beslenme hakkının ihlalidir. Devlet kamu yararı gereğince yurttaşını müşteri değil vatandaş olarak görmelidir” dedi.

Editör: Haber Merkezi